6 Ağustos 2014 Çarşamba

Burun Estetiği Sonrası İyileşme - Burun Ameliyatı Sonrası Öneriler

Burun estetiği ya da rinoplasti ameliyatları, burnun estetik ve fonksiyonel olarak daha iyi bir hale getirilmesi amacıyla yapılan cerrahi uygulamalardır. Açık teknik ve kapalı teknik olmak üzere temel olarak iki farklı teknik kullanılmakla beraber; bunların arasında yer alan çeşitli modifiye teknikler mevcuttur. Burun estetiği ameliyatı ile birlikte, deviasyon ameliyatı ve burun eti ameliyatı da yapılabilmektedir.

Günümüzde, estetik burun ameliyatı daha çok doğal bir görünüm elde etmek (doğal burun estetiği) ve bunun yanında nefes alabilen bir burun olmasını sağlamak amacıyla yapılmaktadır. Yukarıda görülen iki hastaya da, açık teknik rinoplasti ameliyatı yapılmıştır ve ameliyat sonrası 3 hafta sonraki burun fotoğrafları görülmektedir.

Burun Estetiği Sonrası Ödem ve Morluk Neden Ortaya Çıkar?

Burun estetiği ameliyatı esnasında, burun kemiği ve burnu oluşturan kıkırdaklara, her hastaya göre değişen miktarlarda çeşitli müdahalelerde (törpüleme, kırık oluşturma gibi ...) bulunulmaktadır. Burun kemiğinin üzerindeki kemik zarı (periost) ve cilt altı dokularda aynı şekilde bu müdahaleler esnasında az ya da çok etkilenmektedir.

Burun estetiği ameliyatı sonrasında, burun kemiği bölgesine yapılan törpüleme esnasında, burun kemiğinin üzerini sarar tüm dokular da az ya da çok işlem sonrası ödem olmaktadır. Kemik üzerinde yapılan işlemin büyüklüğüne göre de aynı şekilde, burun kemiğinin her iki yanına ve göz altlarına doğru kan sızabileceğinden bu bölgelerde morarma görülebilmektedir.

Burun Estetiği Sonrasında Morarma ve Şişliği Arttırabilecek Durumlar Nelerdir?

Burun estetiği, burun üzerinde yapılan kozmetik ve fonksiyonel bir uygulamadır. Hastanın görünümüne ve yaşam kalitesine olumlu etkileri olabileceği için yapılsa da; vücudumuz bunu bir travma olarak algılamaktadır. Yani cerrahi tüm uygulamalardan sonra olduğu gibi vücudumuzdaki onarma işlemleri devreye girmesi kaçınılmazdır.

Burun kemiği ve daha aşağıdaki kıkırdaklara yönelik olarak yapılan tüm işlemlerde, burundaki toplar damarlar, kısmen atardamarlar ve lenf damarları zedelenmektedir. Bunun dışında törpüleme esnasında deri altı dokular zedelenebilmekte; kemik üzerinden törpüleme öncesi kemik zarı kaldırılması esnasında da kemik zarı zedelenmektedir. Yani az ya da çok birçok doku etkilenmektedir.

Burun estetiği ameliyatı öncesi kan sulandırıcı ilaçların kullanılması sakıncalıdır ve bu zedelenen dokulardan kan sızmasını arttırabilir. Bayanlarda regl döneminde kanama riski artabilir ve regl bitimi sonrasında ameliyatın planlanması uygun olabilir.

Sıcak mevsimlerde (Ağustos ayı özellikle), burun estetiği ameliyatı olmayı planlayan hastaların çok dikkat etmesi gerekir. Sıcak havada burun damarları genişler, kanama ve doku ödemi artabilir.  Bu nedenle bu mevsimler de ameliyat planlanan hastaların ameliyat sonrası özellikle ilk hafta serin oda ortamında olmaları ve öğlen 12:00 - 14:00 arasında dışarı çıkmamaları idealdir.

Ameliyat sonrası özellikle ilk 3 gün yatay olarak yatmak, kafa bölgesinin kalp seviyesine hatta daha altına inmesine ve bu bölgedeki kan basıncının artmasına neden olabilir. Bu nedenle ödem ve kanama riski artabilir. Burun estetiği ameliyatı sonrasında başın kalp seviyesinden daha yukarıda olacak şekilde, sırt arkasına yastık konularak yatılması idealdir.

Sürekli yatar pozisyonda istirahat etmek, burun kenarlarında toplanan lenf sıvılarının yeniden dolaşıma katılmalarını azaltabileceği gibi, kan sirkülasyonu ve doku iyileşmesi açısından da olumsuz etki gösterebilir. Burun estetiği ameliyatı sonrasında hastalarıma özellikle akşam geç vakitlerde ve rüzgarlı havada yürüyüş yapmalarını önermekteyim.

Burun estetiği ameliyatından sonra, ilk günler aşırı sıcak gıdaların yenilmesi ve bu gıdaların buharının yüze doğru yaklaştırılması morluk ve şişliği arttırabilir. Aynı şekilde vücudun aşırı sıcak su ile yıkanması ve bu sıcak su buharının yüz bölgesine çarpması da morluk ve ödemi arttıracaktır.

Burun Estetiği Ameliyatı Sonrası Soğuk Uygulama Nasıl Yapılır?

Burun estetiği ameliyatı sonrası soğuk uygulama özellikle ameliyat sonrası ilk 24 saat ve sonraki günün ilk 12 saati etkisi olabilir. Estetik burun ameliyatı sonrasında soğuk uygulama yapılması, cerrahi alanda ödemi ve kanamayı azaltabilir, ağrı reseptörlerini aktivitesinin azaltılmasını sağlar. Bunun dışında soğuk uygulama yanlış yapılırsa lenfatik dolaşım bozukluğu, yara iyileşmesinde olumsuz etkilenme ve iskemik hasara neden olabilir. Soğuk uygulama için ideali 15-20 derecede sabit uygulamadır. Özellikle 5 derecenin altında sürekli soğuk uygulamada bu olumsuz etkiler daha fazladır.

Buz Uygulaması İdeal Bir Soğuk Uygulama Yöntemi Değildir?

Burun estetiği sonrasında, ameliyattan hemen sonra hastanın başı yükseltilir ve soğuk uygulama yapılır. Buz uygulaması eldiven içerisine doldurularak ya da buzlukta tutulan soğutma jelleri kullanılarak yapılabilir. Bu durumda 45 dk soğuk uygulaması ve 15 dk ara verilmesi standart uygulamadır. Bu şekilde yüze değdirilen ve en az 0 derece sıcaklıktaki buz uygulamasında sıcaklık giderek artar ve sabit sıcaklıkta olmayan bir soğuk uygulaması sağlanmış olur. Burun bölgesine 15 derecenin altındaki soğukluklarda uygulama yapılmasının çeşitli olumsuz etkileri vardır.

Hiloterapi Sistemi: Burun Estetiği Sonrasında İdeal Soğuk Uygulama Yöntemi

Hiloterapi Sistemi, estetik burun ameliyatları sonrasında doku ödemi ve morarmayı azaltmak amacıyla geliştirilmiş, sabit sıcaklıkta soğuk uygulamasına olanak sağlayan bir sistemdir. Petek şeklindeki yüze oturan maskenin içerisinden sabit sıcaklıkta ve sürekli su geçmektedir.

Arnica Montana Çiçeği' nden Elde Edilen Bir Bitkisel Ürün: Arnica Jel / Arnica Krem

"MediTech Arnica Jel", Arnica Montana Çiçeği' nin özsuyundan elde edilmiş ve içerisinde kimyasal madde bulunmayan "homeaopatik" ilaç grubundan olan, ödem, morluk ve kas zedelenmesinde kulllanılabilen bir üründür. Bu nedenle yüze kolayca uygulanabileceği savunulmaktadır.

İnternet ortamında çeşitli bloglarda ve kadın sayfalarında, bu ürünle ilgili yanlış ve tutarsız bilgilere ulaşabilirsiniz.

Bu ürünün az dozda ve yüz bölgesinde sağlam derili bir alana uygulanması önerilmektedir.

Arnica bitkisi ile ilgili olarak Amerika Birleşik Devletleri Gıda ve İlaç Dairesi (FDA)' nın, "güvenilirliği kesin kanıtlanmamış bir bitki olarak" değerlendirme raporu mevcuttur. Ancak ağızdan, sistemik ve açık yaralar üzerine teması uyguna olmasa da, burun estetiği, spor yaralanmaları ve kazalara bağlı doku ezilmeleri sonrasında sağlam deri üzerine uygulanmasının, morluk, ödem ve ağrının giderilmesinde tedaviye yardımcı ürün olarak oldukça etkili olduğu gösterilmiştir. Yurtdışında farklı firmalar tarafından üretilen, farklı kutularda ve ürün paketlerinde Arnica Montana içerikli jel ve kremler mevcuttur.

Bu ürün dışında, Anasantan elde edilen "Bromelain" içeren ve "Bromelain + Arnica Montana Ekstratı" içeren ödem ve morluk gidermeye yardımcı ürünler de mevcuttur.

Allerjik bünyeli insanların, bu ürün benzeri jel ve kremleri kullanırken dikkatli olmaları önerilmektedir. Yurtdışında Arnica Montana içeren ürünlerin standart olarak ameliyat sonrası öneren klinikler mevcuttur. Ameliyat sonrası hastalarıma ilk hafta sadece atelin yanlarındaki yanak bölgesine; ikinci haftadan sonra buruna ve burnun her iki yanına günde 3 sefer Arnica Jel ile masaj önermekteyim.

Burun Estetiği Ameliyatı Öncesi Vitamin C ve Vitamin K Kullanılması

Burun estetiği ameliyatı öncesinde, doku iyileşmesi ve kanama pıhtılaşma ile ilgili faydaları bulunan C vitamini ve K vitamini kullanılması konusunda tartışmalar mevcuttur. Rutin bir uygulama değildir. Ameliyat öncesi bu vitaminlerin ağız yoluyla alınması standart bir uygulama değildir. Göz altı derisi çok incedir ve bu bölgelere vitamin benzeri içeriği olan ürünlerin sürülmesi aşırı emilme riski nedeniyle sorunlara neden olabilir.

Burun Estetiği Ameliyatı Öncesinde Kullanıldığında Kanama Riskini Arttıran İlaçlar

Burun estetiği ameliyatı öncesinde bazı ilaç ve bitkisel destek ürünleri kanama pıhtılaşma üzerine olumsu etki göstererek ameliyat esnasında ve ameliyat sonrasında kanama riskini arttırabilirler. Bu ilaçları kullanan hastalarda, ameliyat sonrası gözaltı morluğu ve burun kanaması riski daha fazla olabilir.

Burun Estetiği Ameliyatı Sonrası Masaj Nasıl Yapılır ve Masajın Faydaları Nelerdir?

Burun estetiği ameliyatlarında, burnu saran derinin hacminde azaltma yapılmaksızın, genellikle burun kemik ve kıkırdaklarının hacminde azalma olmaktadır. Örneğin, burun hörgücü törpülenen bir hastada, burnu saran deri artık burna göre daha fazladır ve aynı zamanda deri altı dokuları da operasyon travmasında bağlı olarak ödemlenir. Burun estetiği ameliyatları sonrasında yapılan burun masajları bu ödemlerin azaltılması, burun üzerinde oluşacak asimetrik iyileşme dokularının yayılması ve lenfatik dolaşımın arttırılması amacıyla yapılablir.

Burun masajı hastaya göre planlanır ve hekim tarafından hastaya gösterilmesi, burnun yeniden yapılandırılan destek dokularına zarar verilmeden yapılması uygundur.

Burun Estetiği Ameliyatı Sonrası Ödem ve Morluğu Azaltmak İçin Yapılması Grekenlerin Özeti!

Burun estetiği ameliyatlarından sonra ödem ve morarmayı en aza indirebilmek için özet olarak aşağıdakilere dikkat edilmesi gerekir:
  • Ameliyat sonrası özellikle ilk gün yatarken başın yüksekte olması, odanın serin olması
  • Ameliyat sonrası özellikle sabit sıcaklıkta soğuk uygulama yapılması (Hiloterapi Sistemi ile soğuk uygulama en ideal olanıdır)
  • Ameliyat sonrası akşam geç vakitlerde, rüzgarlı havada yürüyüş yapılması. Sürekli yatar pozisyonda beklemek yara iyileşmesini olumsuz etkileyebileceği gibi; lenf sıvısının yüz bölgesinde birikmesine ve doku ödemine neden olabilir.
  • Arnica jel kullanılması
  • Ameliyat öncesi e az 2 hafta öncesinde, kanama pıhtılaşma üzerine olumsuz etkileri olabilecek yukarıda verilen ilaç listesindeki ilaçların ve bitkisel ürünlerin kullanımının sonlandırılması
  • Ameliyat sonrası ilk hafta öğlen sıcağında dışarıya çıkılmaması, sıcak su buharı ve sıcak besinlerin buharına temas edilmemesi.
Kaynak: www.blog.kulakburunbogaz.info

Burun Ucu Estetiği - Tamponsuz Burun Ameliyatı

Burun ucu estetiği açık teknik ve kapalı teknikle yapılabilir. Burun ucu estetiği ameliyatları tamponsuz yapılabilmektedir. Beraberinde deviasyon ameliyatı ve burun eti ameliyatı yapılmadığında tampon konulması gerekli değildir. Burun kıkırdağında eğrilik olan ya da burun eti büyümesi olan hastalarda burun ucu estetiği ile birlikte , kıkırdak eğriliği ameliyatı (deviasyon ameliyatı, smr ameliyatı ya da septoplasti ameliyatı) ve burun eti ameliyatı (konka radyofrekansı) da yapılabilmektedir. Bu işlemlerden sonra da tampon konulması şart değildir. Bu üç ameliyatı birlikte yaptığımda burun içerisine tek dikiş ile sabitlenen silikon splintleri koymayı tercih ediyorum.

Burun ucu estetiğinde amaç sadece burun ucunu kaldırmak değildir. Bu ameliyat, burun ucunun şekillendirilmesi amacıyla yapılmaktadır. Yandaki animasyonda görüldüğü gibi burun ucu ile üst dudak arasındaki açı değişmeden sadece burun ucu estetiği yapılabilmektedir.

Burun ucu kaldırma yöntemlerinden bir tanesi olan "Eksternal Strut Greft Yöntemi" uygulanan hastalarda, burun ucuna bandaj, atel ve burun tamponu konulması gerekli değildir. Burun ucu kaldırma yöntemleri burun ucunun şekli değiştirilmeden; sadece burun ucu ve üst dudak arasındaki açının genişletilmesi amacıyla yapılmaktadır.

Burun ucu estetiği ameliyatı esnasında, burundaki kıkırdak eğrillikleri ve büyümüş burun etlerine de işlem yapılabilmektedir. Açık teknik burun ucu estetiği esnasında, burun ucu kaldırma ve burun kıkırdağına yönelik işlemler daha kolay yapılabilmektedir. Açık teknikte, kapalı teknikten farklı olarak burun deliklerinin arasında bulunan kolumella bölgesine, ufak cilt kesisi yapılmakta ve burun ucundaki deri altta bulunan kıkırdaklardan kaldırılarak işlem yapılmaktadır. Kusursuz anatomik detayların görülebildiği açık teknikte doku ödemi kapalı tekniğe göre daha fazla olabilir.

Kaynak: www.blog.kulakburunbogaz.info

Ceza 2014 Albüm İndir

Evet beklenen ünlü rap sanatcısı Cezanın albümünü indirmek için girdiniz sanırım, eee ne diyeyim o halde hoş geldiniz fakat boş gideceksiniz, çünkü yeni albümü henüz çıkmadı :)

Ceza 2014 albümü indir, pardon ya "Açık Ara Bul Kon" dinle.



SocialTakipci.Com Dolandırıcıdır!

SocialTakipci.Com'un sahibi benim sitemdeki facebook sayfalarını beğen, twitter'daki sayfaları takip et sana para vereyim dedi fakat binlerce sayfayı takip etmeme ve beğenmeme rağmen ödeme yapmadı, üyeliğimi sildi.

Ayrıca sunduğu ödeme kanıtlarına inanmayın sakın çünkü o ödeme yaptığı hesapların hepsi kendi hesabı sadece adları farklı.

Gay Röportajı - Eşcinsel Erkek (Gey) ile Muhabbet

Kerhaneye kadar gönderip, röportaj yaptırdığınız bizleri bu ay da eşcinsel erkeklerin peşine düşürdünüz.  Neyse ki gelişen bilgi ve iletişim teknolojileri sayesinde eşcinsel birilerini bulmamız zor olmadı. İnternette kısa bir araştırma sonrasında eşcinsellerin Hornet gibi akıllı telefon uygulamalarını yoğun olarak kullandığını öğrendik. (O kadar yoğun kullanıyorlar ki programı telefonumuza kurduğumuzda sadece 40-50 metre ötemizde birçok online eşcinseller olduğunu fark edince büyük şaşkınlık yaşadık. )

Hornet üzerinden bir iki başarısız denemenin ardından “Hardal” takma adlı kullanıcıyla anlaştık. Röportajı yüz yüze yapmak ve onu yakından tanımak istediğimizi söyledik. Kabul etti ve Beylikdüzü’nde bir cafede biraraya geldik. Biz sorduk, o anlattı…

Eşcinsel olduğunu ne zaman fark ettin? Bu süreç nasıl gelişti?

Çoğu eşcinselin bu tarz bir “kendini keşfetme” süreci oluyor ancak ben böyle bir süreç yaşamadım açıkçası. Çocukken arkadaşlarımla oynadığımız oyunlarda dahi ben hep hemcinslerime yöneliyordum. Bu yüzden kendimi keşfetme anlamında bir evrilme sürecinden çok hep var olan bir durumdu bu benim için.

Ailen bu durumu fark etti mi? Ya da sen eşcinsel olduğunu onlara söyledin mi?

Bir kız kardeşim var ve ailemde sadece o her şeyin farkında. Ben dindar ve gelenekçi bir çevrede yetiştim. Nispeten kız kardeşim daha açık fikirli ancak o da bu konularda susmayı tercih ediyor.

İlk ilişkin kaç yaşında başladı? Neler yaşadınız?

Ciddi ve bilinçli bir şekilde yaşadığım ilk eşcinsel ilişki 17 yaşındayken benden yaşça epey büyük ve evli biriyle olmuştu. O kişinin hayat hikayesi ve benim onun hayat hikayesi içinde yer alışım Duygu Asena’nın Paramparça kitabındaki hikayeye çok benziyor. Şimdi düşününce çok klişe gelse de o zaman öyle düşünmüyordum.

Henüz 17 yaşındayken senden yaşca büyük birisiyle birlikte olmak seni korkutmadı mı?

Kendisi komşumuz olduğundan ve ailecek tanışıyor olduğumuzdan dolayı, hayır korkutmadı. Tabii hiçbir zaman bu durumu ne onun ailesi ne de benim ailem bildi.

Hala görüşüyor musun onunla?

Hayır, seneler önce çıktık birbirimizin hayatından.

Eşcinseller için geliştirilen Grindr ya da Hornet gibi akıllı telefon uygulamaları var. Zaten ben de sana böyle ulaşabildim. Okuyucularımıza biraz bu programlardan bahseder misin?

GPS üzerinden mobil cihazlarda bu programlara üye olan kişileri mesafe açısından yakınlık derecelerine göre gösteren arkadaşlık/partner uygulamaları olarak tanımlanabilirler. Daha önceleri gayler tanışma amaçlı eşcinsellere özel internet sitelerini kullansalar da artık trend bu uygulamalar üzerinden ilerliyor.

Tanımadığın insanlarla buluşmak, birlikte olmak riskli değil mi?

Bu sorunun aslında basit çözümleri var. Karşı taraftan emin olunmadığı sürece o kişinin davet edeceği özel alanlara gitmemek, başlarda olabildiğince “public” mekanlarda buluşmak gibi… Gerçi çoğu zaman bu dediklerim gerçekleşmiyor. Amacım hiçbir zaman direkt biriyle buluşup, o kişiyi çok da iyi tanımadan seks yapmak olmadığı için biri ya da birileriyle buluşmak konusunda da çok korkum olmuyor açıkçası.

İstanbul’da nerelerde takılıyorsunuz? Eşcinsellerin takıldığı mekânlardan bahsedebilir misin?

Özellikle eşcinseller için Taksim’de birçok bar, cafe var. Birkaç kez o mekanlara gitmiş olmama rağmen oralarda vakit geçirdiğimi söyleyemem. İşin “zevkler ve renkler” kısmı dışında gaylere ve lezbiyenlere özel alanlar tahsis ederek onlara sadece oralarda nefes alma imkanı sunulmasını yanlış bulduğum için ideolojik bir yanı da var bu tercihimin.

İstanbul’da kamusal bir alanda erkek arkadaşınla rahat hareket edebiliyor musun? Türkiye eşcinseller için ne kadar yaşanılabilir bir ülke?

Kağıt üzerinde eşcinsellik için düzenlenmiş özel bir ceza söz konusu değil fakat diğer yandan eşcinseller için birliktelik, istihdam, sosyal hayat içerisinde rahatça yer alabilme gibi konularda onların hayatlarını düzenleyen bir yasa sisteminden bahsetmek de şimdilik imkansız.

Toplumun geneli açısından bakıldığında ise tablo “Ne yaşarlarsa yaşasınlar ama dört duvar arasında yaşasınlar.” düzeyinde maalesef. Bu anlamda yaşanılabilirliği oldukça tartışmalı.

Bu yıl Onur Yürüyüşü’ne katıldın mı?

Son dört yıldır sürekli katılıyorum ve sosyal medya üzerinden de olabildiğince LGBTİ bireylerin görünürlüğünü arttırabilmek için çaba sarf ediyorum.

Medyadan izleyebildiğim kadarıyla Onur Yürüyüşü bu yıl oldukça kalabalık ve renkli idi. Neler yaptınız orada?

Eşcinsellerin ve transların başına, Türkiye için bahsedecek olursak, sürekli talihsiz olaylar gelse de Onur Yürüyüşleri büyük bir coşkuyla ve kutlama havasında geçiyor hep. Bunun tabii diğer ülkelerdeki Onur Yürüyüşleri’nin gerçekleştirilme biçimiyle de alakası var. Paralel bir durum.

[Okur sorusu:] Biseksüeller ile alıp veremediğiniz nedir? Neden homoseksüeller biseksüelleri sevmiyor?

Nasıl “Biseksüelleri sevmiyorum” demek tamamen genelleme, önyargı üzerine kurulu yanlış bir tabir ise aynı şekilde “Eşcinseller de biseksüelleri sevmiyor” demek de yanlış bir tabir. Bir eşcinsel olarak biseksüelleri herhangi bir kalıba sığdırmıyorum. Ancak genel olarak anladığım kadarıyla her iki cinsiyete yönelim olması amiyane tabiriyle “karaktersizlik, kararsızlık” olarak adlandırılabiliyor. Bence çok gülünç ve saçma.

İş hayatında eşcinsel olmak nasıl? Bunun kariyerine olumlu veya olumsuz yanları olduğunu düşünüyor musun?

Çalışılan yerle çok alakalı. Eğer kurumsal bir şirkette çalışılıyorsa genellikle bu konu hakkında yaratılan sorunlar “mobbing ve taciz” başlığı altında değerlendirildiğinden büyük bir problem yaşanmıyor. İş hayatında kimden hoşlandığından çok çalışılıp, çalışılmadığına bakıldığından bu konuda negatif ya da pozitif bir ayrımcılıktan bahsedemem. Fakat tekrar belirtiyorum bu dediklerimi büyük ölçekli, kurumsal firmalar için söylüyorum. Yoksa küçük çaplı, daha çok “işletme” adı altında anılan yerlerde eşcinsellere bakış açısı epey vahşileşebiliyor.

Sen nasıl bir şirkette çalışıyorsun?

Kurumsal bir şirkette çalışıyorum.

Askerlik yapmayı düşünüyor musun? Bir eşcinsel için askerlik ne anlam ifade ediyor?


Askerlik yapmamak ya da askerlikten korkmak ve ya nefret etmek gibi düşüncelere/hislere sahip değilim. Eşcinselliği her ne kadar Türk Silahlı Kuvvetleri “hastalık” olarak nitenlendiriyor olsa dahi isteyen eşcinsellerin de askerlik yapabilmesi gerektiğini düşünüyorum. Tabii diğer yandan eşcinsellikle alakalı ya da alakasız vicdani ret hakkının da bir an önce tanınması gerektiğini düşünüyorum.

Cumhurbaşkanlığı seçimlerine az bir süre kaldı. Bir eşcinsel olarak hangi adayı kendine daha yakın buluyorsun?

Selahattin Demirtaş.

Yiğit Karaahmet “yakışıklı” olduğu için Demirtaş’a oy vereceğini söyledi. Oray Eğin de benzer şeyler yazdı. Sen de çekici bulduğun için mi oy vereceksin Demirtaş’a?

Hayır. Adaylar arasında bir tek Selahattin Demirtaş LGBTİ haklarını savunduğu için ona oy vereceğim.