6 Ağustos 2014 Çarşamba

Burun Estetiği Sonrası İyileşme - Burun Ameliyatı Sonrası Öneriler

Burun estetiği ya da rinoplasti ameliyatları, burnun estetik ve fonksiyonel olarak daha iyi bir hale getirilmesi amacıyla yapılan cerrahi uygulamalardır. Açık teknik ve kapalı teknik olmak üzere temel olarak iki farklı teknik kullanılmakla beraber; bunların arasında yer alan çeşitli modifiye teknikler mevcuttur. Burun estetiği ameliyatı ile birlikte, deviasyon ameliyatı ve burun eti ameliyatı da yapılabilmektedir.

Günümüzde, estetik burun ameliyatı daha çok doğal bir görünüm elde etmek (doğal burun estetiği) ve bunun yanında nefes alabilen bir burun olmasını sağlamak amacıyla yapılmaktadır. Yukarıda görülen iki hastaya da, açık teknik rinoplasti ameliyatı yapılmıştır ve ameliyat sonrası 3 hafta sonraki burun fotoğrafları görülmektedir.

Burun Estetiği Sonrası Ödem ve Morluk Neden Ortaya Çıkar?

Burun estetiği ameliyatı esnasında, burun kemiği ve burnu oluşturan kıkırdaklara, her hastaya göre değişen miktarlarda çeşitli müdahalelerde (törpüleme, kırık oluşturma gibi ...) bulunulmaktadır. Burun kemiğinin üzerindeki kemik zarı (periost) ve cilt altı dokularda aynı şekilde bu müdahaleler esnasında az ya da çok etkilenmektedir.

Burun estetiği ameliyatı sonrasında, burun kemiği bölgesine yapılan törpüleme esnasında, burun kemiğinin üzerini sarar tüm dokular da az ya da çok işlem sonrası ödem olmaktadır. Kemik üzerinde yapılan işlemin büyüklüğüne göre de aynı şekilde, burun kemiğinin her iki yanına ve göz altlarına doğru kan sızabileceğinden bu bölgelerde morarma görülebilmektedir.

Burun Estetiği Sonrasında Morarma ve Şişliği Arttırabilecek Durumlar Nelerdir?

Burun estetiği, burun üzerinde yapılan kozmetik ve fonksiyonel bir uygulamadır. Hastanın görünümüne ve yaşam kalitesine olumlu etkileri olabileceği için yapılsa da; vücudumuz bunu bir travma olarak algılamaktadır. Yani cerrahi tüm uygulamalardan sonra olduğu gibi vücudumuzdaki onarma işlemleri devreye girmesi kaçınılmazdır.

Burun kemiği ve daha aşağıdaki kıkırdaklara yönelik olarak yapılan tüm işlemlerde, burundaki toplar damarlar, kısmen atardamarlar ve lenf damarları zedelenmektedir. Bunun dışında törpüleme esnasında deri altı dokular zedelenebilmekte; kemik üzerinden törpüleme öncesi kemik zarı kaldırılması esnasında da kemik zarı zedelenmektedir. Yani az ya da çok birçok doku etkilenmektedir.

Burun estetiği ameliyatı öncesi kan sulandırıcı ilaçların kullanılması sakıncalıdır ve bu zedelenen dokulardan kan sızmasını arttırabilir. Bayanlarda regl döneminde kanama riski artabilir ve regl bitimi sonrasında ameliyatın planlanması uygun olabilir.

Sıcak mevsimlerde (Ağustos ayı özellikle), burun estetiği ameliyatı olmayı planlayan hastaların çok dikkat etmesi gerekir. Sıcak havada burun damarları genişler, kanama ve doku ödemi artabilir.  Bu nedenle bu mevsimler de ameliyat planlanan hastaların ameliyat sonrası özellikle ilk hafta serin oda ortamında olmaları ve öğlen 12:00 - 14:00 arasında dışarı çıkmamaları idealdir.

Ameliyat sonrası özellikle ilk 3 gün yatay olarak yatmak, kafa bölgesinin kalp seviyesine hatta daha altına inmesine ve bu bölgedeki kan basıncının artmasına neden olabilir. Bu nedenle ödem ve kanama riski artabilir. Burun estetiği ameliyatı sonrasında başın kalp seviyesinden daha yukarıda olacak şekilde, sırt arkasına yastık konularak yatılması idealdir.

Sürekli yatar pozisyonda istirahat etmek, burun kenarlarında toplanan lenf sıvılarının yeniden dolaşıma katılmalarını azaltabileceği gibi, kan sirkülasyonu ve doku iyileşmesi açısından da olumsuz etki gösterebilir. Burun estetiği ameliyatı sonrasında hastalarıma özellikle akşam geç vakitlerde ve rüzgarlı havada yürüyüş yapmalarını önermekteyim.

Burun estetiği ameliyatından sonra, ilk günler aşırı sıcak gıdaların yenilmesi ve bu gıdaların buharının yüze doğru yaklaştırılması morluk ve şişliği arttırabilir. Aynı şekilde vücudun aşırı sıcak su ile yıkanması ve bu sıcak su buharının yüz bölgesine çarpması da morluk ve ödemi arttıracaktır.

Burun Estetiği Ameliyatı Sonrası Soğuk Uygulama Nasıl Yapılır?

Burun estetiği ameliyatı sonrası soğuk uygulama özellikle ameliyat sonrası ilk 24 saat ve sonraki günün ilk 12 saati etkisi olabilir. Estetik burun ameliyatı sonrasında soğuk uygulama yapılması, cerrahi alanda ödemi ve kanamayı azaltabilir, ağrı reseptörlerini aktivitesinin azaltılmasını sağlar. Bunun dışında soğuk uygulama yanlış yapılırsa lenfatik dolaşım bozukluğu, yara iyileşmesinde olumsuz etkilenme ve iskemik hasara neden olabilir. Soğuk uygulama için ideali 15-20 derecede sabit uygulamadır. Özellikle 5 derecenin altında sürekli soğuk uygulamada bu olumsuz etkiler daha fazladır.

Buz Uygulaması İdeal Bir Soğuk Uygulama Yöntemi Değildir?

Burun estetiği sonrasında, ameliyattan hemen sonra hastanın başı yükseltilir ve soğuk uygulama yapılır. Buz uygulaması eldiven içerisine doldurularak ya da buzlukta tutulan soğutma jelleri kullanılarak yapılabilir. Bu durumda 45 dk soğuk uygulaması ve 15 dk ara verilmesi standart uygulamadır. Bu şekilde yüze değdirilen ve en az 0 derece sıcaklıktaki buz uygulamasında sıcaklık giderek artar ve sabit sıcaklıkta olmayan bir soğuk uygulaması sağlanmış olur. Burun bölgesine 15 derecenin altındaki soğukluklarda uygulama yapılmasının çeşitli olumsuz etkileri vardır.

Hiloterapi Sistemi: Burun Estetiği Sonrasında İdeal Soğuk Uygulama Yöntemi

Hiloterapi Sistemi, estetik burun ameliyatları sonrasında doku ödemi ve morarmayı azaltmak amacıyla geliştirilmiş, sabit sıcaklıkta soğuk uygulamasına olanak sağlayan bir sistemdir. Petek şeklindeki yüze oturan maskenin içerisinden sabit sıcaklıkta ve sürekli su geçmektedir.

Arnica Montana Çiçeği' nden Elde Edilen Bir Bitkisel Ürün: Arnica Jel / Arnica Krem

"MediTech Arnica Jel", Arnica Montana Çiçeği' nin özsuyundan elde edilmiş ve içerisinde kimyasal madde bulunmayan "homeaopatik" ilaç grubundan olan, ödem, morluk ve kas zedelenmesinde kulllanılabilen bir üründür. Bu nedenle yüze kolayca uygulanabileceği savunulmaktadır.

İnternet ortamında çeşitli bloglarda ve kadın sayfalarında, bu ürünle ilgili yanlış ve tutarsız bilgilere ulaşabilirsiniz.

Bu ürünün az dozda ve yüz bölgesinde sağlam derili bir alana uygulanması önerilmektedir.

Arnica bitkisi ile ilgili olarak Amerika Birleşik Devletleri Gıda ve İlaç Dairesi (FDA)' nın, "güvenilirliği kesin kanıtlanmamış bir bitki olarak" değerlendirme raporu mevcuttur. Ancak ağızdan, sistemik ve açık yaralar üzerine teması uyguna olmasa da, burun estetiği, spor yaralanmaları ve kazalara bağlı doku ezilmeleri sonrasında sağlam deri üzerine uygulanmasının, morluk, ödem ve ağrının giderilmesinde tedaviye yardımcı ürün olarak oldukça etkili olduğu gösterilmiştir. Yurtdışında farklı firmalar tarafından üretilen, farklı kutularda ve ürün paketlerinde Arnica Montana içerikli jel ve kremler mevcuttur.

Bu ürün dışında, Anasantan elde edilen "Bromelain" içeren ve "Bromelain + Arnica Montana Ekstratı" içeren ödem ve morluk gidermeye yardımcı ürünler de mevcuttur.

Allerjik bünyeli insanların, bu ürün benzeri jel ve kremleri kullanırken dikkatli olmaları önerilmektedir. Yurtdışında Arnica Montana içeren ürünlerin standart olarak ameliyat sonrası öneren klinikler mevcuttur. Ameliyat sonrası hastalarıma ilk hafta sadece atelin yanlarındaki yanak bölgesine; ikinci haftadan sonra buruna ve burnun her iki yanına günde 3 sefer Arnica Jel ile masaj önermekteyim.

Burun Estetiği Ameliyatı Öncesi Vitamin C ve Vitamin K Kullanılması

Burun estetiği ameliyatı öncesinde, doku iyileşmesi ve kanama pıhtılaşma ile ilgili faydaları bulunan C vitamini ve K vitamini kullanılması konusunda tartışmalar mevcuttur. Rutin bir uygulama değildir. Ameliyat öncesi bu vitaminlerin ağız yoluyla alınması standart bir uygulama değildir. Göz altı derisi çok incedir ve bu bölgelere vitamin benzeri içeriği olan ürünlerin sürülmesi aşırı emilme riski nedeniyle sorunlara neden olabilir.

Burun Estetiği Ameliyatı Öncesinde Kullanıldığında Kanama Riskini Arttıran İlaçlar

Burun estetiği ameliyatı öncesinde bazı ilaç ve bitkisel destek ürünleri kanama pıhtılaşma üzerine olumsu etki göstererek ameliyat esnasında ve ameliyat sonrasında kanama riskini arttırabilirler. Bu ilaçları kullanan hastalarda, ameliyat sonrası gözaltı morluğu ve burun kanaması riski daha fazla olabilir.

Burun Estetiği Ameliyatı Sonrası Masaj Nasıl Yapılır ve Masajın Faydaları Nelerdir?

Burun estetiği ameliyatlarında, burnu saran derinin hacminde azaltma yapılmaksızın, genellikle burun kemik ve kıkırdaklarının hacminde azalma olmaktadır. Örneğin, burun hörgücü törpülenen bir hastada, burnu saran deri artık burna göre daha fazladır ve aynı zamanda deri altı dokuları da operasyon travmasında bağlı olarak ödemlenir. Burun estetiği ameliyatları sonrasında yapılan burun masajları bu ödemlerin azaltılması, burun üzerinde oluşacak asimetrik iyileşme dokularının yayılması ve lenfatik dolaşımın arttırılması amacıyla yapılablir.

Burun masajı hastaya göre planlanır ve hekim tarafından hastaya gösterilmesi, burnun yeniden yapılandırılan destek dokularına zarar verilmeden yapılması uygundur.

Burun Estetiği Ameliyatı Sonrası Ödem ve Morluğu Azaltmak İçin Yapılması Grekenlerin Özeti!

Burun estetiği ameliyatlarından sonra ödem ve morarmayı en aza indirebilmek için özet olarak aşağıdakilere dikkat edilmesi gerekir:
  • Ameliyat sonrası özellikle ilk gün yatarken başın yüksekte olması, odanın serin olması
  • Ameliyat sonrası özellikle sabit sıcaklıkta soğuk uygulama yapılması (Hiloterapi Sistemi ile soğuk uygulama en ideal olanıdır)
  • Ameliyat sonrası akşam geç vakitlerde, rüzgarlı havada yürüyüş yapılması. Sürekli yatar pozisyonda beklemek yara iyileşmesini olumsuz etkileyebileceği gibi; lenf sıvısının yüz bölgesinde birikmesine ve doku ödemine neden olabilir.
  • Arnica jel kullanılması
  • Ameliyat öncesi e az 2 hafta öncesinde, kanama pıhtılaşma üzerine olumsuz etkileri olabilecek yukarıda verilen ilaç listesindeki ilaçların ve bitkisel ürünlerin kullanımının sonlandırılması
  • Ameliyat sonrası ilk hafta öğlen sıcağında dışarıya çıkılmaması, sıcak su buharı ve sıcak besinlerin buharına temas edilmemesi.
Kaynak: www.blog.kulakburunbogaz.info

Burun Ucu Estetiği - Tamponsuz Burun Ameliyatı

Burun ucu estetiği açık teknik ve kapalı teknikle yapılabilir. Burun ucu estetiği ameliyatları tamponsuz yapılabilmektedir. Beraberinde deviasyon ameliyatı ve burun eti ameliyatı yapılmadığında tampon konulması gerekli değildir. Burun kıkırdağında eğrilik olan ya da burun eti büyümesi olan hastalarda burun ucu estetiği ile birlikte , kıkırdak eğriliği ameliyatı (deviasyon ameliyatı, smr ameliyatı ya da septoplasti ameliyatı) ve burun eti ameliyatı (konka radyofrekansı) da yapılabilmektedir. Bu işlemlerden sonra da tampon konulması şart değildir. Bu üç ameliyatı birlikte yaptığımda burun içerisine tek dikiş ile sabitlenen silikon splintleri koymayı tercih ediyorum.

Burun ucu estetiğinde amaç sadece burun ucunu kaldırmak değildir. Bu ameliyat, burun ucunun şekillendirilmesi amacıyla yapılmaktadır. Yandaki animasyonda görüldüğü gibi burun ucu ile üst dudak arasındaki açı değişmeden sadece burun ucu estetiği yapılabilmektedir.

Burun ucu kaldırma yöntemlerinden bir tanesi olan "Eksternal Strut Greft Yöntemi" uygulanan hastalarda, burun ucuna bandaj, atel ve burun tamponu konulması gerekli değildir. Burun ucu kaldırma yöntemleri burun ucunun şekli değiştirilmeden; sadece burun ucu ve üst dudak arasındaki açının genişletilmesi amacıyla yapılmaktadır.

Burun ucu estetiği ameliyatı esnasında, burundaki kıkırdak eğrillikleri ve büyümüş burun etlerine de işlem yapılabilmektedir. Açık teknik burun ucu estetiği esnasında, burun ucu kaldırma ve burun kıkırdağına yönelik işlemler daha kolay yapılabilmektedir. Açık teknikte, kapalı teknikten farklı olarak burun deliklerinin arasında bulunan kolumella bölgesine, ufak cilt kesisi yapılmakta ve burun ucundaki deri altta bulunan kıkırdaklardan kaldırılarak işlem yapılmaktadır. Kusursuz anatomik detayların görülebildiği açık teknikte doku ödemi kapalı tekniğe göre daha fazla olabilir.

Kaynak: www.blog.kulakburunbogaz.info

Ceza 2014 Albüm İndir

Evet beklenen ünlü rap sanatcısı Cezanın albümünü indirmek için girdiniz sanırım, eee ne diyeyim o halde hoş geldiniz fakat boş gideceksiniz, çünkü yeni albümü henüz çıkmadı :)

Ceza 2014 albümü indir, pardon ya "Açık Ara Bul Kon" dinle.



SocialTakipci.Com Dolandırıcıdır!

SocialTakipci.Com'un sahibi benim sitemdeki facebook sayfalarını beğen, twitter'daki sayfaları takip et sana para vereyim dedi fakat binlerce sayfayı takip etmeme ve beğenmeme rağmen ödeme yapmadı, üyeliğimi sildi.

Ayrıca sunduğu ödeme kanıtlarına inanmayın sakın çünkü o ödeme yaptığı hesapların hepsi kendi hesabı sadece adları farklı.

Gay Röportajı - Eşcinsel Erkek (Gey) ile Muhabbet

Kerhaneye kadar gönderip, röportaj yaptırdığınız bizleri bu ay da eşcinsel erkeklerin peşine düşürdünüz.  Neyse ki gelişen bilgi ve iletişim teknolojileri sayesinde eşcinsel birilerini bulmamız zor olmadı. İnternette kısa bir araştırma sonrasında eşcinsellerin Hornet gibi akıllı telefon uygulamalarını yoğun olarak kullandığını öğrendik. (O kadar yoğun kullanıyorlar ki programı telefonumuza kurduğumuzda sadece 40-50 metre ötemizde birçok online eşcinseller olduğunu fark edince büyük şaşkınlık yaşadık. )

Hornet üzerinden bir iki başarısız denemenin ardından “Hardal” takma adlı kullanıcıyla anlaştık. Röportajı yüz yüze yapmak ve onu yakından tanımak istediğimizi söyledik. Kabul etti ve Beylikdüzü’nde bir cafede biraraya geldik. Biz sorduk, o anlattı…

Eşcinsel olduğunu ne zaman fark ettin? Bu süreç nasıl gelişti?

Çoğu eşcinselin bu tarz bir “kendini keşfetme” süreci oluyor ancak ben böyle bir süreç yaşamadım açıkçası. Çocukken arkadaşlarımla oynadığımız oyunlarda dahi ben hep hemcinslerime yöneliyordum. Bu yüzden kendimi keşfetme anlamında bir evrilme sürecinden çok hep var olan bir durumdu bu benim için.

Ailen bu durumu fark etti mi? Ya da sen eşcinsel olduğunu onlara söyledin mi?

Bir kız kardeşim var ve ailemde sadece o her şeyin farkında. Ben dindar ve gelenekçi bir çevrede yetiştim. Nispeten kız kardeşim daha açık fikirli ancak o da bu konularda susmayı tercih ediyor.

İlk ilişkin kaç yaşında başladı? Neler yaşadınız?

Ciddi ve bilinçli bir şekilde yaşadığım ilk eşcinsel ilişki 17 yaşındayken benden yaşça epey büyük ve evli biriyle olmuştu. O kişinin hayat hikayesi ve benim onun hayat hikayesi içinde yer alışım Duygu Asena’nın Paramparça kitabındaki hikayeye çok benziyor. Şimdi düşününce çok klişe gelse de o zaman öyle düşünmüyordum.

Henüz 17 yaşındayken senden yaşca büyük birisiyle birlikte olmak seni korkutmadı mı?

Kendisi komşumuz olduğundan ve ailecek tanışıyor olduğumuzdan dolayı, hayır korkutmadı. Tabii hiçbir zaman bu durumu ne onun ailesi ne de benim ailem bildi.

Hala görüşüyor musun onunla?

Hayır, seneler önce çıktık birbirimizin hayatından.

Eşcinseller için geliştirilen Grindr ya da Hornet gibi akıllı telefon uygulamaları var. Zaten ben de sana böyle ulaşabildim. Okuyucularımıza biraz bu programlardan bahseder misin?

GPS üzerinden mobil cihazlarda bu programlara üye olan kişileri mesafe açısından yakınlık derecelerine göre gösteren arkadaşlık/partner uygulamaları olarak tanımlanabilirler. Daha önceleri gayler tanışma amaçlı eşcinsellere özel internet sitelerini kullansalar da artık trend bu uygulamalar üzerinden ilerliyor.

Tanımadığın insanlarla buluşmak, birlikte olmak riskli değil mi?

Bu sorunun aslında basit çözümleri var. Karşı taraftan emin olunmadığı sürece o kişinin davet edeceği özel alanlara gitmemek, başlarda olabildiğince “public” mekanlarda buluşmak gibi… Gerçi çoğu zaman bu dediklerim gerçekleşmiyor. Amacım hiçbir zaman direkt biriyle buluşup, o kişiyi çok da iyi tanımadan seks yapmak olmadığı için biri ya da birileriyle buluşmak konusunda da çok korkum olmuyor açıkçası.

İstanbul’da nerelerde takılıyorsunuz? Eşcinsellerin takıldığı mekânlardan bahsedebilir misin?

Özellikle eşcinseller için Taksim’de birçok bar, cafe var. Birkaç kez o mekanlara gitmiş olmama rağmen oralarda vakit geçirdiğimi söyleyemem. İşin “zevkler ve renkler” kısmı dışında gaylere ve lezbiyenlere özel alanlar tahsis ederek onlara sadece oralarda nefes alma imkanı sunulmasını yanlış bulduğum için ideolojik bir yanı da var bu tercihimin.

İstanbul’da kamusal bir alanda erkek arkadaşınla rahat hareket edebiliyor musun? Türkiye eşcinseller için ne kadar yaşanılabilir bir ülke?

Kağıt üzerinde eşcinsellik için düzenlenmiş özel bir ceza söz konusu değil fakat diğer yandan eşcinseller için birliktelik, istihdam, sosyal hayat içerisinde rahatça yer alabilme gibi konularda onların hayatlarını düzenleyen bir yasa sisteminden bahsetmek de şimdilik imkansız.

Toplumun geneli açısından bakıldığında ise tablo “Ne yaşarlarsa yaşasınlar ama dört duvar arasında yaşasınlar.” düzeyinde maalesef. Bu anlamda yaşanılabilirliği oldukça tartışmalı.

Bu yıl Onur Yürüyüşü’ne katıldın mı?

Son dört yıldır sürekli katılıyorum ve sosyal medya üzerinden de olabildiğince LGBTİ bireylerin görünürlüğünü arttırabilmek için çaba sarf ediyorum.

Medyadan izleyebildiğim kadarıyla Onur Yürüyüşü bu yıl oldukça kalabalık ve renkli idi. Neler yaptınız orada?

Eşcinsellerin ve transların başına, Türkiye için bahsedecek olursak, sürekli talihsiz olaylar gelse de Onur Yürüyüşleri büyük bir coşkuyla ve kutlama havasında geçiyor hep. Bunun tabii diğer ülkelerdeki Onur Yürüyüşleri’nin gerçekleştirilme biçimiyle de alakası var. Paralel bir durum.

[Okur sorusu:] Biseksüeller ile alıp veremediğiniz nedir? Neden homoseksüeller biseksüelleri sevmiyor?

Nasıl “Biseksüelleri sevmiyorum” demek tamamen genelleme, önyargı üzerine kurulu yanlış bir tabir ise aynı şekilde “Eşcinseller de biseksüelleri sevmiyor” demek de yanlış bir tabir. Bir eşcinsel olarak biseksüelleri herhangi bir kalıba sığdırmıyorum. Ancak genel olarak anladığım kadarıyla her iki cinsiyete yönelim olması amiyane tabiriyle “karaktersizlik, kararsızlık” olarak adlandırılabiliyor. Bence çok gülünç ve saçma.

İş hayatında eşcinsel olmak nasıl? Bunun kariyerine olumlu veya olumsuz yanları olduğunu düşünüyor musun?

Çalışılan yerle çok alakalı. Eğer kurumsal bir şirkette çalışılıyorsa genellikle bu konu hakkında yaratılan sorunlar “mobbing ve taciz” başlığı altında değerlendirildiğinden büyük bir problem yaşanmıyor. İş hayatında kimden hoşlandığından çok çalışılıp, çalışılmadığına bakıldığından bu konuda negatif ya da pozitif bir ayrımcılıktan bahsedemem. Fakat tekrar belirtiyorum bu dediklerimi büyük ölçekli, kurumsal firmalar için söylüyorum. Yoksa küçük çaplı, daha çok “işletme” adı altında anılan yerlerde eşcinsellere bakış açısı epey vahşileşebiliyor.

Sen nasıl bir şirkette çalışıyorsun?

Kurumsal bir şirkette çalışıyorum.

Askerlik yapmayı düşünüyor musun? Bir eşcinsel için askerlik ne anlam ifade ediyor?


Askerlik yapmamak ya da askerlikten korkmak ve ya nefret etmek gibi düşüncelere/hislere sahip değilim. Eşcinselliği her ne kadar Türk Silahlı Kuvvetleri “hastalık” olarak nitenlendiriyor olsa dahi isteyen eşcinsellerin de askerlik yapabilmesi gerektiğini düşünüyorum. Tabii diğer yandan eşcinsellikle alakalı ya da alakasız vicdani ret hakkının da bir an önce tanınması gerektiğini düşünüyorum.

Cumhurbaşkanlığı seçimlerine az bir süre kaldı. Bir eşcinsel olarak hangi adayı kendine daha yakın buluyorsun?

Selahattin Demirtaş.

Yiğit Karaahmet “yakışıklı” olduğu için Demirtaş’a oy vereceğini söyledi. Oray Eğin de benzer şeyler yazdı. Sen de çekici bulduğun için mi oy vereceksin Demirtaş’a?

Hayır. Adaylar arasında bir tek Selahattin Demirtaş LGBTİ haklarını savunduğu için ona oy vereceğim.


Dosya Masrafı - Dosya Masrafı Nasıl Geri Alınır

Hayatın belirli dönemlerinde paraya ihtiyaç duymakta ve bunu da banka kredileri aracılığıyla temin etmeye çalışmaktayız. Türkiye’de özellikle son on yılda 75 milyon kere bankalardan kredi kullanıldığı ve çekilen toplam ücretin de 3000 Milyar € olduğu istatistiklerle belirtilmektedir. Bilinçsizce kullanılan banka kredileri, birçok menfi sonuçlar doğurabilmekte ve bize fayda sağladığı kadar da zararı dokunabilmektedir. Dosya masrafı konusu da, bu menfi sonuçların başında gelmektedir. Dosya masrafı, bankaların kredi işlemleri için ihtiyaç duyulan işleyişi karşılamak adı altında aldığı miktardır. Her bankanın aldığı dosya masrafı ücreti farklı olabilmekte ve bâzı bankalar da dosya masrafı almayabilmektedir. Tüketicilerin mağdur oldukları bu durumla ilgili geçtiğimiz günlerde Yargıtay tarafından örnek teşkil edilecek bir karar alınmıştır.

Bu karara göre Yargıtay 13. Dairesi, zamanaşımı kavramını değiştirerek Borçlar Kanunu’ndaki on yıllık sürenin esas alınmasına hükmetmiştir. Bu da, on yıl öncesine kadar kredi çekmiş olan tüketicilerin, bankalardan dosya masrafı iadesi talep edebilecekleri anlamına gelmektedir. İlgili belgelerin ve kanıtların ibrazı ile 2000 TL altındaki masraflar için oturduğunuz ilçenin hakem heyetine başvuru yapabilirsiniz. 3000 TL’ye kadar olan alacaklar için de il bünyesinde açılmış olan il hakem heyetine başvuru yapılması gerekmektedir. 3000 TL’nin üstündeki miktarlar içinse Tüketici Mahkemesi’ne dava açılması gerekmektedir. Eğer siz de son on yılda kredi çekmiş ve bu krediniz nedeniyle bankalara dosya masrafı ödedi iseniz, bu yöntemleri kullanarak bankalardan ödediğiniz ücreti geri alabiliriniz.


Kredi Faizleri - Kredi Faiz Oranları

Türkiye, içerisinde bulunduğu gelişmelere binaen global iktisadi olaylardan etkilenmekte ve buna göre de sürekli dinamik bir yapıda mevcudiyet göstermektedir. Bu değişken yapıya da tabiî ki de kredi faizleri dâhil olmaktadır. 2014 kredi faizleri işte bu nispetle sürekli değişmekte ve güncellenmektedir. Sizin için, güncel olan banka faiz oranlarını derledik. İşte o bilgiler:

İhtiyaç kredisi türünde (yani ticari amaçlı olmayan başvurularınızda) Türkiye İş Bankası %0,90 oranıyla maksimum 36 aya varan vade ile kredi işlemlerinizi gerçekleştirmektedir. Garanti Bankası ise Yaz Kredisi adı altında %0,90 faizle kredi vermektedir. DenizBank da, düzenlemiş olduğu Özel Web’de Kredi seçeneği ile müşterilerine %0,95 oranı ile kredi vermeyi taahhüt etmiştir. Kredi çözümleriniz için yenilikçi bir banka olan BankPozitif, adresinize teslim olarak gönderdiği masrafsız kredilerden %1,05 faiz oranı almaktadır. Türkiye Ekonomi Bankası ise, Pratik İhtiyaç Kredisi ile %1,17 oranlı kredi vermektedir. Finansbank ise masrafsız olarak Özel İhtiyaç Kredisi seçeneğini, %1,19 faiz seçeneğini kullanarak belirlemiştir.

Tüm bunların dışında en uygun oranla ihtiyaç kredisi veren bankalar ise şu şekilde sıralanabilir:

  • Halkbank’ın uygulamış olduğu faiz oranı: %0,89
  • VakıfBank kredilerinizde uygulanacak faiz oranı: %0,89
  • ING Bank İhtiyaç Kredisi’ndeki faiz: %1,09
  • Akbank Tatil Kredisi: %1,15
  • Ziraat Bankası Tüketici Kredisi: %1,30

Bankaların en az 3 en çok da 36 aya varan vadelerle kredi verdiklerini unutmayınız. Başvurularınızı ilgili bankanın şubelerinden ya da çağrı merkezlerinden yapabilirsiniz.


Kredi Kartı Affı - 2014 Kredi Kartı Affı

Bilinçsiz kullanım sonucu temerrüde düşmüş ve ödenmemiş kredi kartı ile kredi borçları birçok bireyin sıkıntılı günler yaşamasına neden olmuştur. Bu durum kredi borçları ile ilgili yapılandırma ya da af sürecini beraberinde getirmiş ve devlet tarafından tüketiciyi korumaya yönelik bir takım önlemler alınmaya başlanmıştır. Sosyal devlet anlayışının bir gereği olarak da gerekli adımlar atılmıştır. Ancak buna rağmen kredi affı ile ilgili 2014 senesinde meydana gelen yeni bir gelişme bulunmamaktadır. Bilindiği üzere geçtiğimiz aylarda Ali Babacan’ın yapmış olduğu açıklama ile Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’da bu tür işlem ve kararların BDDK’ya devir edildiği bildirilmektedir. BDDK tarafından da 2014 kredi kartı affı için henüz adılmış somut bir adım yok.

BDDK, kredi kartı ile ilgili vasıflarını yerine getirmek amacıyla kredi kartı kullanımı, tasarruf hedefi ve kredi kartı ve banka kartı şifre güvenliği ile ilgili kamu spotları oluşturduğunu duyurmuş, bu reklam filmlerinin de ulusal kanallarda oynatılması öngörülmüştü. Kısacası, kredi kartlarından doğan herhangi bir borç işlemlerinde devletin bir müdahalesi söz konusu olmayacaktır. Devlet, sadece vatandaşlarının önceden, planlı bir şekilde nasıl harcama yapabileceği sorunsalına çözüm getirmeye çalışmakta ve bu konuda halkını bilinçlendirmektedir. Türkiye’de 41 milyon kişinin bankalara borcu olduğu açıklanmış ve 1 milyon 600 bin kişinin de kredi kartı borçları bulunduğunun altı çizilmektedir. Buna göre bilinçli kullanımın yapılması için gerekli çalışmalar hızlandırılmaktadır.

Balın Faydaları Nelerdir

Balın faydalarını saymakla bitirmek mümkün değildir. Bal ve faydalarını birlikte inceleyelim ve bal nelere iyi gelir öğrenelim. Kahvaltıların vazgeçilmezlerinden olan bal, bin bir derde deva denilebilecek türden bir besin. İçeriğinde bulundurduğu vitamin, mineral, protein ve aminoasitler çocukların gelişiminde faydalı olduğu gibi aynı zamanda birçok hastalıkta ve cilt sağlığımızda da oldukça etkili. Yapılan birçok araştırma sonucu bal gerek içerisinde ki vitamin ve mineraller sayesinde gerekse yapısal özellikleri bakımından tam anlamıyla bir şifa kaynağı olduğu belirtilmiştir. Aynı zamanda asırlardır bütün dinler balın insan sağlığına yararlı olduğunu bildirmişlerdir. Balda, vücudu etkileyen birçok mikroorganizma yok olur. Bal, içerisinde bakteri barındırmaz ve bununla birlikte bir bakteri yok edici olarak kullanılır. Peki, balın içinde neden bakteri yoktur? Çünkü bütün canlılar yaşamını sürdürebilmek için bir miktar neme ihtiyaç duyar, bakteriler balla temas ettiklerinde nemden yoksun kaldıkları için yok olurlar.

Binlerce yıldır insanların hem besin hem de ilaç olarak kullandıkları balın faydalarından işte birkaçı:

  • Sıcak suyun içine katılarak içilen bal şerbeti kabızlığı geçirir.
  • Limon ve sütle karıştırarak içilirse kısa sürede soğuk algınlığının geçmesini sağlar.
  • Buharı ağrı ve sızıyı birkaç dakika içinde dindirmeye başlar.
  • İçeriğinde bulunan A, B, C ve diğer vitaminler ve mineraller insana zindelik verir, hastalıktan yeni kalkmış kişileri kuvvetlendirir iyi bir enerji kaynağıdır.
  • Kansızlığa iyi gelir, kanı temizler, dolaşımı hızlandırır.
  • Ada çayına biraz bal biraz sirke karıştırılıp gargara yapılırsa boğaz ve bademcik ağrılarını geçirir. Ağız kokusunu yok eder. Mideyi rahatlatır.
  • Mide ve bağırsak gazlarını izole eder, hazmı kolaylaştırır, ülsere iyi gelir. Her sabah aç karnına 1 kaşık bal yenip üzerine 1 bardak ılık su içilirse bağırsak tembelliği giderilir.
  • Balın hücre yenileme etkisi vardır. Kesiklere ince tabaka halinde sürüp bekletmek yaraların iyileşmesini hızlandırır. Aynı zamanda antienflamatuar özelliği yaranın etrafındaki şişliği azaltır.
  • Bal arısının iğnesi romatizmaya iyi gelir.
  • Dişleri ve diş etlerini mikroplardan korur, ağızda ki yaraları tedavi eder.
  • Özellikle çiçek balı gül ile karıştırılarak yenirse verem ve akciğer yaralarına çok fazla fayda sağlar.
  • Balda ki Cholin isimli enzim karaciğerin fonksiyonunu kuvvetlendirir ve hücrelerinde toplanan yağın giderilmesi için harekete geçirir, yağ bağlamasını engeller.
  • Cinsel gücü arttırıcı özelliği vardır.
  • Balgam sökücüdür. Vücudun pis rutubetini atmaya yardımcı olur.
  • Gözlere de oldukça faydalıdır. Nar suyu ile karıştırılıp göze sürme gibi çekilirse gözün görme yetisini arttırır.
  • Balla salatalık rendelenerek yenirse sarılığa iyi gelir.
  • Mesane yollarını temizler, iltihabını giderir ve idrar söktürücüdür.
  • İçerdiği enzimler sayesinde şişmanlığı önler.
  • Ilık bal şerbeti zayıflamaya yardımcı olur.
  • Varis ve varis yaralarına masaj yaparak sürülmesi oldukça faydalıdır.
  • Kalbe iyi gelir kalp çarpıntısını önler.
  • Parmakta dolama varsa ballı ekmek lapa haline getirilerek sarılırsa iyi gelir.
  • Yanık tedavisinde enfeksiyonları azaltarak iyileşme sürecini hızlandırır.
  • Gelişim çağında ki çocukların sadece fiziksel değil zihinsel gelişimlerinde de oldukça etkilidir.
  • Yüze maske olarak sürülürse cilde canlılık ve tazelik verir.
  • Vücuda masaj yapılarak uygulanırsa cildi yumuşatır.
  • Saça sürülürse saçları besler, canlandırır ve parlaklık verir. Saçın uzamasına yardımcı olur.

Açıkçası balın faydaları saymakla bitecek gibi değil iyisi mi her gün 1 kaşık bal tüketmeyi ihmal etmeyin.

5 Ağustos 2014 Salı

WordPress Nedir - Neden WordPress

O çoook sevdiğimiz WordPress’i diğer sistemlerden ayıran birkaç özellik sayacağız sizlere. Hayla WordPress mi bu mu diye tartışmalar var gördüğümüz kadarıyla .

Saymaya başlayalım bakalım:

  • İlk olarak diğer sistemleri kullanan kişisel muhakkak ki WordPress kullanıcılarından azdır. Ve haliyle her sorunuza cevap verebilecek büyük bir kitleyi önünüzde buluyorsunuz.
  • Binlerce eklenti ellerinizin altında.  Mesela önbellekleme için yazılabilecek kod  biraz zorlayıcıdır. Kodu bulsanız bile sistem buna elverebilir mi orası da meçhul. Ancak WordPress’de istediğiniz çığ
  • Spam yorumlara WordPress ile son veriyoruz. Aksimet eklentisi ile spam yorumlardan kurtulmanız mümkün. Soruyoruz hangi sistemde Aksimet alternatifleri var ?
  • Görsellik insanı cezbeder. Binlerce ücretli veya ücretsiz temadan istediğinizi seçip kullanabilirsiniz.
  • Bulduğunuz her temayı düzenleyebilirsiniz. Çünkü WordPress’de tamamen özgür bir Dünya sizleri bekliyor.
  • Her zaman yeni sürüm çıkma olasılığı var. Ve her yeni sürümde güvenlik açıkları tek tek defediliyor.
  • İç SEO için gerekli onlarca kaliteli eklenti var. İstediğinizi seçip bir miktar da olsa SEO’ya katkıda bulunabilirsiniz.

Sanırım artık WordPress kullanabilirsiniz.

Bitcoin Nedir - Bitcoin Nasıl Üretilir

İnternet tabanlı bir sanal para birimine Bitcoin adı verilmektedir. İsim “bit” ve “coin” kelimelerinden meydana gelmiştir. Bit kelimesi bir bilgisayar terimi olup 8 baytın bir araya gelmesiyle meydana gelen bellek birimidir. Coin ise madeni para anlamına gelmektedir. Bitcoin tamamen sanal olup yazılım adı ile para biriminin adı aynıdır. Bitcoin (BTC) tarafsız, küresel ve dijital bir para birimi olarak dünyaya sunulmuştur.

Bitcoin Nasıl Çalışır, Mantığı Nedir ?

- Parayı sadece sahibi kontrol edebilir.

- Kullanıcıların kimlik bilgileri ortaya çıkmadan, karşı tarafa verilmeden ticaret yapılır. Kullanıcılar bitcoin sayesinde dünyanın her bir noktasına ödeme gönderebilir veya herhangi bir noktadan ödeme alabilirler.

- BTC (Bitcoin) hiçbir merkezi sisteme bağlı değildir. Tamamen sanal olmasının yanı sıra tamamen tarafsızdır. Herhangi bir hükumet veya firma tarafından yönetilmez. Merkez bankaya tabii değildir.

- Yatırım aracı olarak kullanılabilir. Her ülkenin para birimiyle exchange işlemi yapılabilir.

- BTC’de yaptığınız bir işlemi geri alamaz ve herhangi bir güvence altında olmazsınız.

2012 senesinin eylül ayında Bitcoin’i korumak, standart kullanım haline getirmek ve yaymak için Bitcoin Association (Bitcoin (BTC) Derneği) kurulmuştur. Bu Sivil Toplum Kuruluşu halen faaliyetlerine devam etmektedir. Ülkemizde Bitcoin kullanımı yasal değildir. Devlet tarafından onay almamıştır. Bitcoin sisteminin etrafında herhangi bir koruma mevcut değildir. Herhangi bir dolandırıcılık durumunda hakkınızı savunmanız mümkün değildir.

Havuçlu Yüz Maskesi Yapma Anlatımı

Havuç yalnızca gözlerinize değil cildinize de iyi gelen bir sebzedir. Havuç A vitamini ve beta karoten açısından zengin bir gıdadır. Beta karoten bitkilerden alınan bir maddedir ve vücutta bazı işlemlerden geçerek A vitaminine dönüştürülür. Aynı zamanda beta karoten antioksidanlar açısından da zengindir ve bağışıklık sistemini güçlendirir. Cildinize doğrudan uygulandığında ise bu vitamin ve mineraller güneşin zararlarına karşı savaşmanıza yardımcı olur ki güneş cildinizdeki kırışıklıkların bir numaralı sebebidir.

Gereken malzemeler:

1 orta boy havuç

1 yemek kaşığı bal

Yağlı ciltler için havuçlu yüz maskesi tarifi:

1- Havucun kabuğunu soyduktan sonra kaynatın ki daha sonra ezmesi ve püre yapması kolay olsun.

2- Havucu ezerek püre haline getirin.

3- Havuç ve balı bir kaseye koyarak iyice karıştırın.

4- Bu aşamada birkaç damla limon suyu eklemeniz karışımı daha da kıvamlı hale getirecektir. Limon suyu cilt gözeneklerini temizlemeyi sağlar ve gözeneklerin boyutlarını küçültür. Bu sayede daha pürüzsüz bir cilde sahip olursunuz.

5- Yüzünüzü ılık su ile yıkayın ve yumuşak bir havlu ile nazikçe kurulayın.

6- Maske soğuduktan sonra yüzünüze uygulayın ve 15 dakika bekleyin.

7- Ilık bir el bezi ile yüzünüzü temizleyin veya ılık su ile yüzünüzü durulayın.

8- Yüzünüzü kurulayın.

Gösterim Başı Para Veren Reklam Sitesi

Geçen gün film sitem için güzel bir reklam firması ararken birden bu site ile karşılaştım. Ve bazı avantajları benim çok hoşuma gitti. Hemen size bunlardan bir kaçını anlatıyım. Hitiniz çok ise özellikle film siteleri için çok etkili bir firma.

Reklam seçenekleri sadece popup ve popunder.

Ödeme alt limit: 2$

Ödeme Yolları içerisinde paypal bulunuyor.

itenize sistem otomatik ekliyor. Sizin yapmanız gereken üye olduktan sonra kodu sitenize yapıştırmak sistem sitenizi otamatik olarak eklediğiniz koddan bulup kayıt ediyor.

Site: www.popunder.net

Kredi Kartıyla Prim Ödeme

Kredi kartları ile birçok ödeme işlemini online olarak gerçekleştirmeniz mümkündür. SSK primlerinizi de bu yöntemle kredi kartı ile prim ödeme alternatifi sayesinde kolayca ödeyebilirsiniz. Herhangi bir kuyruğa girmeden, nakit paranızdan harcamadan hızlı ve güvenli bir şekilde SGK ödemelerinizi gerçekleştirebilmeniz için yapmanız gereken tek işlem SGK Online Tahsilât sitesine giriş yapmanız. Sicil no ile prim ödeme işlemlerinizi bu site aracılığıyla gerçekleştirebilirsiniz.

SGK’ya ait diğer işlemlerin de online olarak ödenebileceğini belirtmekte fayda vardır. Bağkur prim ödeme, SSK işveren ödeme, Emekli Sandığı prim ödeme ve SGK askerlik borçlanması ödeme gibi muhtelif sigorta işlemlerinizi internet üzerinden sorgulayabilir ve kredi kartınız aracılığıyla ödeyebilirsiniz.

Kredi kartı ile prim ödeme işlemlerinizi aynı zamanda T.C. Ziraat Bankası’nın online işlemler menüsünden de gerçekleştirebilirsiniz. Herhangi ek bir ödemeye muhatap kalmadan bu işlemlerinizi gerçekleştirmeniz de, sistemin avantajları arasında yer almaktadır. SGK prim ödeme tahsilât işlemleri istediğiniz türdeki kredi kartları (Visa/Master) ile de yapılabilmektedir. Prim borcu ödeme işlemleriniz güvenli bir web ortamında gerçekleştiğinden kredi kartlarınızın güvenliği de kurumlar tarafından güvence altına alınmıştır. Bireylere daha hızlı ve sağlıklı bir hizmet sunmak adına SGK tarafından uygulamaya konan bu işlemler, birçok sigorta muhatabını da büyük bir dertten kurtarmakta ve onlara kolaylık sağlamaktadır. Siz de daha önce kredi kartıyla prim öde işlemi yapmadıysanız, hemen ödemenizi gerçekleştirebilirsiniz.

Kredi Kartıyla Elektrik Faturası Ödeme

Kullanım alanlarının genişliğinden veçhile sıklıkla tercih edilen kredi kartları, hemen türlü alışveriş işlemlerimizde kullanılabilmektedir. Taksitlendirme gibi özellikleri nedeniyle de kullanıcılarına cazip ödeme koşulları oluşturması, alternatif bir araç olarak popülerleşmesini sağlamıştır. Hemen her bankanın birçok kart modeli mevcut olmakta ve hatta birkaç bankanın kurduğu birlik ile farklı kart markaları da üretilebilmektedir. Tüm bu sistemlerin getirdiği avantajlar ile kredi kartı kullanımı yaygınlaşmış ve farklı türde hizmetlerin ödemelerinde de kullanılır hâle gelmiştir. Kredi kartı ile elektrik ödeme de işte bu hizmetlerden yalnızca biridir.

Bu noktada dikkat etmeniz gereken unsur, internet üzerinden yayın yapan bâzı kuruluşlara güvenmemeniz gerekliliğidir. En nihayetinde kredi kartları bilginizi girerek ödemeyi gerçekleştirebileceğiniz bu sistemlerle herhangi bir dolandırıcılık faaliyetine mâruz kalmamanız için dikkat etmeniz gerekmektedir. Online ortamda kart ile elektrik faturası ödeme işlemlerinizi yapmak için bankaların işlem merkezlerini kullanmanız güvenliğiniz açısından yararlı olacaktır. Ayrıca birçok bankanın düzenli iki adet otomatik fatura ödeme talimatı vermeniz durumunda sizden hesap işletim ücreti almama kampanyası da bulunmaktadır.

Tüm bunların dışında ilgili kurumların yetkili ödeme kuruluşları tarafından fiziksel olarak da kredi kartınız aracılığıyla elektrik faturası ödemesi yapabilirsiniz. Tahsilat işlemini gerçekleştirmeden önce bu tür kuruluşların komisyon ücreti alıp almadıklarını da sorgulamanız sizin açınızdan yararlı olacaktır. Kredi kartı ile elektrik ödeme işlemleriniz de, görüldüğü üzere internetin hayatımıza egemen olmasıyla oldukça kolaylaşmıştır.

Kredi Başvurusu - İhtiyaç Kredisi Hakkında Ayrıntılı Bilgi

Bankalar, ticari olmayan özel amaçlı nakit ihtiyaçlar için ihtiyaç kredileri alternatifleri oluşturmuşlardır. 3 aydan 60 aya kadar vade seçeneklerinin olması, bireyler tarafından sık tercih edilmesine sebebiyet vermiştir. Bu tür krediler, bankalar tarafından kullanıcıların ihtiyaçları doğrultusunda farklı isimler altında sunulabilmektedir. Evlenmek için kullanılan evlilik kredisi, üniversite eğitimlerini sürdürebilmek gayesi ile eğitim kredisi, kısa süreli tatilleriniz için tatil kredisi ya da sağlık kredisi gibi isimlerle anılan ihtiyaç kredisi birçok banka tarafından uygun faiz oranları çerçevesinde sunulmaktadır. İsterseniz Türk Lirası isterseniz de döviz bazlı kredi kullanabileceğini gibi, faiz türünü de seçebilirsiniz. Sabit faizli kredi ya da değişken faizli özelliklerini tercih edebilirsiniz.

Türkiye’de en çok başvurulan bu kredi türünü birçok alternatif yol aracılığıyla kullanabilirsiniz. Öncelikle en uygun faizli bankayı araştırmanızı önermekteyiz. Kredi10.com’u takip ederek bankaların uyguladığı güncel faiz oranlarına erişebileceğinizi unutmamalısınız. İhtiyaç kredisi başvurusu işlemlerini seçeceğiniz bankanın şubesine giderek yapabilirsiniz. Ancak zaman kaybetmemeniz adına, ilgili bankanın web sayfasındaki formu doldurarak da bu kredi için başvurunuzu tamamlayabilirsiniz. Son zamanlarda gelişen teknolojiye ayak uyduran bankalar, artık kısa mesaj yoluyla da kredi başvurularını da kabul etmektedir. Tüm bunların yanı sıra bankaların ATM ya da GİM’leri aracılığıyla da ihtiyaç kredisi başvurusu yapabilirsiniz. Fakat bu tür başvurularınızda eksik bilgiler olması durumunda kredi başvurunuz kabul edilmeyecek ve banka tarafından şubeye davet edileceksiniz.

Erken Kredi Kapatmanın Avantaj ve Dezavantajları

Mevcut ihtiyaçlarımızı karşılamak adına kimi zaman bankalar aracılığıyla kredi çekmek durumunda kalmaktayız. Tahsil ettiğimiz miktarı da, taksitlendirmeye giderek vâdeli olarak ödeyebilmekteyiz. Bâzı durumlarda vâde süresinin gelmesine gerek kalmadan da geri ödeme işlemlerini erkenden yapmak mümkün olabilmektedir. Peki krediyi erken ödeme işlemi bize ne kazandırmaktadır? Müspet ya da menfi sonuçları var mıdır?

Kredi borcunuzu erken ödeyerek elde edeceğiniz kazanım, sadece rahat bir nefes almanızı sağlayacaktır. Oysa bu noktada, kredi erken ödeme işleminin oluşturabileceği olumsuzluklara göz gezdirmek gerekmektedir. İlgili kanun tarafından tüketici koruma altına alınsa da her bankanın, böyle bir işlem için uyguladığı farklı bir prosedür bulunmaktadır. Fakat genel seyir, bankaların erken ödeme ücreti adı altında tüketicilerden ceza bedeli tahsil etmeleridir. Bankalar tarafından tahsil edilebilecek bu ücret sadece sabit faizli krediler için geçerlidir. Ayrıca bankalar, geri ödenmekte olan anaparanın en fazla %2’si kadar erken ödeme ücreti talep edebilirler. Çekmiş olduğunuz değişken faizli krediler için bu ceza-i bedel ödenmez.

Tüm bunlara rağmen, 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 5. maddesi gereğince,  tüketicinin çekmiş olduğu kredi için vadesi gelmemiş olsa bile borcunu ödeyebilmesine izin verilmiş ve kredi veren kuruluşların da herhangi bir ad altında ekstra bir ücret talep etmeleri yasaklanmıştır. Bu gibi uyuşmazlık konularında tüketici heyetlerine başvurabileceğinizi söyleyerek, erken ödeme işlemi yapmadan önce bankanıza danışmanızı öneririz.

Aybaşı Nedir - Regl Hakkında Herşey

Aybaşı nedir?
Kadınların rahimlerden, hastalık veya çocuk doğurmak gibi bir sebeb olmaksızın, belli günler içinde kan gelmesine: aybaşı denir.

Kadınlar için aybaşı hali mühim midir?
Çok mühimdir, Çünki bu durumda kadınların, gerek din ve gerekse temizlik yönünden dikkat etmeleri gereken bir çok hususlar vardır.

Aybaşı müddeti kaç gündür?
En azı 3 gün, en çoğu 10 gündür.

Bir kadında kanama 3 günden az olursa bu aybaşı mıdır?
Değildir.

Kanama 10 günden fazla olursa nedir?
10 uncu güne kadarı aybaşı olarak kabul edilir: fazlası aybaşı sayılmaz.

Bir kadının aybaşı günlerinde kanın, devamlı olarak gelmesi şart mıdır?
Şart değildir. Arada kesilebilirde… Mesela bir kadında 3 gün kanama olsa da iki gün kesilde, sonra 3 gün daha kanama görülse, bu kadının aybaşısı 8 gündür denir.

Bir kadın, kaç günde bir aybaşı olur?
En az 15 günde bir aybaşı olur.

Bir kadın, her ayın belli günlerinde mi aybaşı olur?
Evet; fakat bazen bunun şaşdığı da görülür.

Her kadın için, aybaşı günlerinin sayısı belli midir?
Çoğu kadınınki belli, bazılarınınki ise değişiktir.

Bu, nasıl tayin edilir?
Mesela yeni aybaşı görmüş genç bir kızda, bir ayın 8 günü kanama olur, diğer günleri temiz geçerse bu kızın aybaşısı 8 gün olarak kabul edilir.

Bazı kadınlar var ki, mesela bir ay 6 gün, diğer ay 7 gün aybaşı görüyorlar. Bunlar, ibadetlerini nasıl yapmalıdırlar?
Bu kadınlar, altıncı günün sonunda yıkanıp namazlarını kılar ve Ramazana rastlanmışsa oruçlarını tutarlar; fakat yedinci gün bitmedikçe kocalarıyla cinsel yakınlıkta bulunamazlar.

Bir kadının belirli olan aybaşı günlerinin sayısı değişebilir mi ?
Değişebilir. Mesela devamlı olarak 5 gün aybaşı gören bir kadın, bir zaman sonra yine devamlı olarak 6 gün aybaşı görebilir.

Buna nasıl karar verilir?
Buna karar verebilmek için, üst üste iki ay, aynı gün sayısınca aybaşı görmek lazımdır. Meslea bir kadının aybaşısı 5 gün iken, üst üste iki ay 6 şar gün görürse, artık o kadının ay başısı 6 gün olarak kabul edilir.

Devamlı olarak her ay yedi gün aybaşı gören bir kadın, bir zaman sonra üst üste onar gün aybaşı görmeye başlarsa bu kadının aybaşısı kaçgün kabul edilir?
10 gün kabul edilir.

Aynı şekilde, hep 7 gün aybaşı gören bir kadın, bir zaman sonra 10 günden fazla mesela 11 – 12 veya daha fazla günler kanama görürse böyle bir kadının ay başısı kaç gün kabul edilir?
7 gün aybaşı kabul edilir, diğer günleri özür sayılır.

Mesela her ayın üçünden sekizine kadar 5 gün aybaşı gören bir kadın, bazen de ayın birinden itibaren kanama görmeğe başlasa ve bu halde kadının aybaşısı kaç gün sayılır ve hangi günler aybaşılı olarak kabul edilir?
Böyle bir kadın ayın üçü ve sekizi ile onbiri arasındaki günler özür kabul edilir.

Aybaşı gören bir kadında, kanama, herhangi bir hastalık sebebiyle, bütün bir ay veya aylar boyu devam edecek olsa, bu kadının aybaşısı nasıl hesaplanır?
Kadının normal aybaşı günleri esas alınarak hesaplanır. Meslea kadın, her ay 7 gün aybaşı görmekde idiyse, devamlı kanamanın 7 günü aybaşı, diğer günleri özür sayılır.

İlk defa aybaşı gören genç bir kızın kanaması 10 gün içinde kesilmeyip devam edecek olsa ne yapılır?
Kanamanın 10 günü aybaşı olarak kabul edilir, diğer günleri de özür sayılır.

Aybaşı görecek çağa gelen bir genç kız, ilk olarak kanamayı görence napar?
Namaz kılıyorsa, namazını bırakır. Oruçlu ise orucunu bozar ve aybaşı günlerindeki dini yasaklara riayet eder. Şayet bu kanama 3 günden az olursa, bunun aybaşı olmadığı anlaşılmış olur ki, bu takdirde geçirdiği namazları ve tutmadığı orucları kaza eder.


4 Ağustos 2014 Pazartesi

Lohusa Nedir - Lohusalık Kaç Gün Sürer

Anne ve baba olmak dünyadaki en büyük sevinçlerden biridir. Doğan bebek ile birlikte sevinç ile beraber bazı sıkıntılar oluşabilmektedir. Bu sıkıntılardan genellikle en çok şikâyet alan durum lohusalık dönemidir. Bunun sebebi hamilelik dönemindeyken anneye gösterilen aşırı ilgidir. Bebek doğunca da bütün ilgiler bebeğe yönelince anne adayı duygusal olarak bu durumdan etkilenir. Burada en önemli görev babaya düşmektedir. Eşit derecede hem anne adayına hem de bebeğe sevgisini paylaştırmalıdır. Böylece bu durumu kolaylıkla atlatabilirsiniz.Bu dönemde anne adayımızın dikkat etmesi gereken bazı hususlar var. Lohusalık nedeni ile yorgunluk ve halsizlik oluşacaktır. Birde buna bebeğinizin ağlaması ve uyku problemi eklenince daha çok yorulacaksınız. Bu yüzden bebeğiniz uyuduğu zaman sizde uyumaya çalışın. Olabildiğince dinlemeye çalışın. Çünkü yeni doğumdan çıktınız ve vücudunuz yıpranmış durumdadır. Ancak bu yıpranma hissini dinlenmek ile atabilirsiniz. Ayrıca bu dönemde arkadaşlarınız ile yemeğe çıkabilir, bir yerlerde buluşup kahve içerek doğumun verdiği stresi ve heyecanı atabilirsiniz.Tüm loğusalıların takıldığı bir konudan daha bahsetmek istiyorum. Bu dönemde temizlik konusunda bütün anneler titiz olmalıdır. Çünkü bir iltihap kapmanız halinde o hastalığı ömür boyu çekebilirsiniz. Bu yüzden bebeğinizi her emzirdikten sonra göğüs ucunuzu sabunla yıkayıp, kurulamalısınız. Ayrıca destekleyici sutyen giymeli, sutyeninizi temiz tutmalısınız.Son olarak loğusalı annelerin bu dönemde nasıl beslenmesi gerektiğine değinmek istiyorum. Bu dönemde bol su içmelisiniz. Et, yumurta, balık, süt, yoğurt ve muhallebi gibi yiyecekler yiyerek hem sütünüzün oluşmasını sağlarsınız hem de iyileşme sürenize katkıda bulunabilirsiniz. Bu dönemde gazlı içecekler, alkollü içecekler, sağlıksız abur cuburlar ve sigaradan uzak durmalısınız. Aksi takdirde hem bebeğiniz için sorun hem de sizin için olumsuz sonuçlar ortaya çıkabilir. Ayrıca spor yaparak hamileliğin verdiği fazla kilolardan kurtulup bu dönemi sıkıntısız atlatabilirsiniz.

Lohusalık nedir?
Doğum sonucu rahimden kan gelmesi halidir.

Lohusalıgın en az müddeti kaç gündür?
Bunun için kesin birşey söylenemez. Bazı kadınlarda lohusalık hali, bir gün bile olabilir.

Lohusalığın en çok müddeti kaç gündür?
40 gündür.

Doğum yapan bir kadın, 40 günden önce mesela 15-20 gün içinde temizlense ne yapar?
Yıkanır, namazını kılar, orucunu tutar.

Fütürizm Nedir - Fütürizm Akımının Özellikleri

AKIMIN ADI: Fütürizm
KELİME ANLAMI: Gelecekçilik
DOĞUŞ YILI: 1909
DOĞDUĞU YER: İtalya
KURUCUSU: Marinetti
TEMEL İLKESİ: Eskiye dair her şeyi reddederek sanat ile yaşanılan teknolojik dünya arasındaki kopukluğu kaldırmak.
NEYE KARŞI: Bütün akımlara karşıdırlar.
TEMSİLCİLERİ: Marinetti, Mayokovski, Pasternak.
TÜRK EDEBİYATINDAKİ TEMSİLCİLERİ: Nazım Hikmet.

1909 yılında birkaç ressam ve italyan şair Marinetti tarafından başlatılmış ve La Figaro gazesiyle bütün dünyaya duyurulmuştur.
“Gelecekçilik” anlamına gelen Fütürizm makineyi, hızı, değişimi, sanayi medeniyetinin şekillendirdiği her şeyi sanat ve yaşanılan hatat arasındaki kopukluğu kaldırmak için sanata taşımak amacıyla ortaya çıkmıştır.
Müzeler, kütüphaneler gibi dönemin en önemli kurumlarını yok etmeyi amaçlayan, ahlakçılığa savaş açarak geçmişe dair ne varsa reddeden Fütüristler; insanları makinelere, savaşa ve ölüme götüren her şeye saygı duyduklarını söylemişlerdir. Yeni bir anlayışla hareketi ve teknolojiyi sanata getiren Fütüristler, hareketsizliği övdüklerini düşündükleri kendilerinden önceki bütün akımlara karşı olmuşlardır.
Makineleşmeye hayranlık, gemiler, trenler, uçaklar, dinamizm, hareket, teknoloji, savaşın güzelliği Fütüristler şairlerin en çok ilgilendiği konulardır.
Şiirde ölçüyü, kafiyeyi, sıfatları, zarfları kaldırmışlar; duyguların yerine makine, çark, dişli, fabrika gürültülerini şiire getirmişlerdir.
Geleneksel dilbilisi kuralları Fütürist şiirlerin dışında tutulmuştur.
Fütürizm uzun ömürlü olmamış ve yerini I.Dünya savaşı sonrasında dadaizm’e bırakmıştır.

Fütürist Mimar Antonio Sant'elia'ın bir eseri:


Vine Nedir - Vine Uygulaması İndir

Vine Nedir?

Öncelikle Vine nedir sorusunun cevabını vereyim. Twitter’ın sahibi olduğu Vine kısa videolar paylaşmaya yarayan bir cep telefonu uygulamasıdır. Nasıl twitterda 140 karaktere sığdırdığımız düşünceleri paylaşıyorsak Vine’da da yine vine adı verilen 6 saniyelik videolar çekip paylaşıyoruz. (Eğer Twitter Nedir? Nasıl kullanılır? bilmiyorsanız buraya tıklayıp öğrenebilirsiniz. )  Vine’da yine Twitter’da olduğu gibi çeşitli hesapları takip edebiliyor, beğendiğiniz Vineları Revine (Retweet’in Vine versiyonu) edebiliyorsunuz.

Vine Nasıl Yüklenir?

Vine uygulamasını İPhone/iPad için AppStore’dan Android cihazlar içinse Google Play Store’dan yüklememiz gerekiyor.

İPhone/iPad’inize Vine yüklemek için buraya tıklayın.

Android cihazınıza Vine yüklemek için buraya tıklayın.

İçerik Hırsızlarını Google'a Site Şikayet Etmek

Bir çoğumuz web sayfalarımıza / bloglarımıza emek verir, saatler harcar ve özgün içerik üretmeye çalışırız… Ancak bazı kendini bilmez emek hırsızları sitelerimize emek vererek yazdığımız içeriklerimizi sanki kendilerininmiş gibi çalar, kendi sitesinde paylaşır ve kaynak belirtme gereksinimi duymaz bile. Eğer bizden önce index alırsa ve içeriği kopyaladığı site bizden güçlüyse yapacak fazla bir şey yok.

Maalesef bu tarz durumların önüne geçmek imkansıza yakındır. Ancak doğru bir strateji ile bu durumdan en az risk alarak kurtulmanın yolunu anlatmak istiyorum.

#İletişim Önemlidir, Güzel Söz Sorunu Çözer.

Öncelikle ç(alıntı) yapan sitenin sahibi ile iletişime geçmeyi deneyin. Direk küfür edip sert çıkmak yerine uygun bir dille yaptığının yanlış olduğunu belirtin ve kaldırmasını isteyin.

Eğer kaldırmıyorsa kaynak belirtmesini rica edin. Eğer içeriği çalan sitenin otoritesi sizden düşükse, iyi bir link ağı yoksa ve siz ondan önce arama motorlarında çıkıyorsanız varsın çalsınlar içeriğinizi.

İçeriğimiz Bot İle Çalınıyorsa Ne Yapmalıyız?

Bazı web sayfaları otomatik olarak botlarla içerik çekiyor ve bu siteler gerçekten güçlü siteler domain otoritesi, sahip olduğu backlink örgüsü, sitelerinde vakit geçiren ve geri dönen ziyaretçiler olarak gerçekten sizden çok daha üstün siteler ve siz içeriğinizi yayınlar yayınlamaz onlarda yayınlıyorlar ve sizden daha önce index alıyor maalesef bu sefer bizim yazdığımız içerik kopya oluyor. Bunun önüne geçmenin bir kaç yolu var.

Aynı şekilde site sahibi ile iletişime geçin. Uygun bir dille ifade edin kendinizi. Olmadıysa ilk olarak bir içerik daha girin bu içeriği google web master tools ile Google gibi getir yaparak hemen index almasını sağlayın. Ardından bu içeriği bir kaç tanıtım yazısı alarak güçlendirin. Ve sıralamada bot ile içerik çalan site çıkmayacaktır ancak o sitede index alacaktır. Hemen ardından buraya tıklayarak siteyi Google’a şikayet edin. Google webspam bildirimlerini gerçekten dikkate alıyor hala şikayet etmediyseniz içeriğinizi çalanları hemen şikayet edin!

Rss beslemelerinizi devre dışı bırakın! Çünkü botlar genelde bunu kullanır.

Bu sayede bot bizim web sayfamızda çalışmayacaktır. Her ihtimale karşı içeriklerimizi çalan sitenin ip adresini cPanel veya Plesk üzerinden de engellemeliyiz.

Sıkça Yapılan SEO Hataları

Site içi SEO ‘nun ne olduğunu Site içi SEO Nedir , Nasıl Yapılır ? adlı konumda açıklamıştım.Bun gün sizlere Site içi SEO konusunda en fazla yapılan 2 hatayı belirteceğim.Bu hatalara göz atarsanız içinde sizin de yaptığınız bazı site içi seo hataları olabilir.Bu yüzden bu makaleyi dikkatle okumanızı tavsiye ederim.

Aşırıya Kaçan Meta Tag Kullanımı:
Site içinde kullandığınız meta taglar (description , keywords vb.) yeterli düzeyde olmalıdır.”Ne kadar çok keywords olursa o kadar iyi olur” düşüncesi size bir şery kazandırmaycaktır.Keywords meta tagına web sitenize hit çekmek için eklediğiniz anlamsız kelimeler size yarardan çok zarar sağlayacaktır.Örneğin yazdığınız makalede en çok geçen anahtar kelimeleri keywords tagına ekleyebilirsiniz.

Örnek verecek olursak aşşağıdaki keywords kullanımını inceleyebilirsiniz.



Yukarda gördüğünüz gibi çok fazla keywords meta tag kullanılmış.Bunların bazıları konuyla alakası olmayan meta taglar.Bu meta taglar ile konuya daha fazla kullanıcı çekilmeye çalışılmış.Fakat bu gereksiz keywordsler size arama motorlarından daha fazla kullanıcı getirmeyeceği gibi başta Google olmak üzere bazı arama motorlarında spama sokabilir.



Doğru Keywords Kullanımı  Yukarda gördüğünüz keywordsler ise doğru keywordslerdir.Aşırı , anlamsız ve gereksiz keywordslerden kaçınılmış ve sadece konu ile alakalı keywordsler girilmiştir.

Yukarda konuştuğumuz şeylerin aynısı description etiketi için de geçerli.Eğer description açıklamalarınıza gereksiz cümleler yazarsanız yine aynı şekilde Spam kategorisine girebilirsiniz.

Link Çıkışları:
Link çıkışları site içi ve site dışı olarak ikiye ayrılır.En çok hata yapılan yer site dışı link çıkışlarıdır.Çünkü herhangi bir konunuzda başka bir websitesine link verirken “nofollow” etiketini kullanmayı unutabilirsiniz.Bu yüzden verdiğiniz link otomatik olarak “dofollow” olur.Bu yüzden gereksiz sitelere dofollow link vermiş olursunuz.Bu yüzden websitenizde başka websitelerine link verirken (indirme linki , resim link vb.) rel=”nofollow” etiketini kullanmayı unutmayınız.

Aynı zamanda çok fazla reklam , tanıtım yazısı ve satılan linkler websitenizi çöplüğe çevirebilir ve spama sokabilir.Bu yüzden maddiyat amacıyla açılan bloglar , portallar kısa süre sonra yayın hayatına devam edememektedir.

Paravan Site Nasıl Olmalıdır? Paravan Blog ve SEO

Paravan site ana siteniz için açmış olduğunuz yan ve destekleyici sitelerdir. Paravan bloglar tam olarak sitenize destek verecek yapıda, içerikler ve makaleler barındıran bir site olmalıdır. Orijinal sitenizi de backlinkler ile desteklemektedir.

Özgün bir paravan blog sitesi oluşturmalı, eğer zamanınız fazlaysa da birden fazla paravan site açarak farklı bilgiler ve içeriklerle sitenizi destekleyebilir, bu türlü çalışmalarla ana sitenize net destek verebilirsiniz.